Almanya'dan Sınır Dışı Edilme
Sınır dışı edilmem mümkün mü?
İltica başvurunuz kesin olarak reddedildiğinde ya da oturum izninizi kaybetmeniz durumunda (veya hiç oturum izni almadıysanız), Almanya'dan ayrılmak zorundasınızdır. Bu gibi durumlarda, Federal Göç ve Mülteciler Dairesi (BAMF) sizden belirli bir süre içinde ülkeden ayrılmanızı ister ve İltica Yasası §34'e göre sizi sınır dışı edeceği konusunda uyarır. Size "Abschiebungsandrohung" (sınır dışı etme emri) olarak bilinen resmi bir bildiri gönderirler. Bu bildiride, sınır dışı edileceğiniz yer belirtilmelidir. İltica başvurusu yaptıysanız ve başvurunuz reddedilirse, reddetme kararında sınır dışı etme emri (Abschiebungsandrohung) belirtilir. Sadece reddedilen iltica kararında sınır dışı edilme tehlikesi veya Yabancılar Dairesi tarafından verilen çıkış emri varsa sınır dışı edilme yapılabilir. Sınır dışı edilme tehlikesi içeren mektup size taahhütlü olarak gönderilir. Bu, BAMF’ın mektubun posta kutunuza ulaştığını bildiği anlamına gelir.
Sınır dışı edilme emri (Abschiebungsandrohung) aldıysanız, avukatlık büroları ve danışma merkezleri size tavsiye ve destek sağlayabilir. Daha fazla bilgiyi “Sınır dışı edilirken ne yapabilirim?” başlığı altında bulabilirsiniz.
Ayrıca, iltica başvurunuzun reddine karşı dava açmak ve/veya acil temyiz başvurusu (Eilantrag) yapmak da mümkündür. Başarılı olursa, sınır dışı edilme tehlikesi kaldırılmak zorundadır. Daha fazla bilgi için “İlticam Reddedildi” bölümüne bakabilirsiniz.
Bilmem Gerekenler
Uygulanabilir sınır dışı edilme kararı (vollziehbar ausreisepflichtig) altında, ülkeden ayrılmak zorundaysanız, sınır dışı edilmeniz fiilen mümkün ise ve yasal nedenlerle yasaklanmamışsa ve size verilen süre içinde kendi iradenizle ülkeden ayrılmadıysanız sınır dışı edilebilirsiniz. Sınır dışı edilmenin yasak olduğu veya mümkün olmadığı durumlar hakkında daha fazla bilgi edinmek için "İlticam Reddedildi" bölümünü okuyabilirsiniz. Eğer izinsiz giriş yaptıysanız VE oturum izniniz yoksa, oturum izninizin süresi dolduysa veya oturum izni başvurunuz açıkça reddedildiyse, uygulanabilir sınır dışı edilme kararı (vollziehbar ausreisepflichtig) altında, ülkeyi terk etmek zorundasınızdır. Bu durum, iltica başvurunuzun reddedilmesi, tüm yasal seçenekleri deneyip sonuç alamamanız veya temyiz için belirtilen süre içerisinde itirazda bulunmamanız halinde geçerlidir.
İlke olarak, aşağıdaki gruplardan birine dahil olan kişinin, Almanya'dan ayrılması mecburi ve sınır dışı edilmesi zorunludur:
- Davaları tartışmasız bir şekilde reddedilen sığınmacılar. Bu gruba, Dublin Yönetmeliği nedeniyle başvurusu reddedilen sığınmacılar da dahildir.
- Yasa dışı bireyler, örneğin (artık) Almanya’da kaydı bulunmayanlar.
- Oturum izni sona eren veya iptal edilen yabancı vatandaşlar.
- Ciddi suçlar işlemeleri sonucuyla ülkeden ihraç edilen yabancı vatandaşlar.
Müsamaha Belgesi (Duldung) sahibi olanlar. Duldung sahibi olan kişilerde sınır dışı etme işlemi yalnızca geçici olarak durdurulur; ancak bu kişiler yine de ülkeyi terk etmek zorundadır. Bu konuyla ilgili daha fazla bilgiyi bu başlık altında bulabilirsiniz: “Duldung sahibi olmama rağmen sınır dışı edilebilir miyim?”
“Basit” ret (einfache Ablehung), Almanya'yı kendi iradenizle terk etmek için 30 günlük bir süreniz olduğu anlamına gelir. İltica talebinizin, "kabul edilemez" (unzulässig) veya “temelsiz olduğu açık olan"(" offensichtlich unbegründet ") açıklamalarıyla reddedilmesi durumunda, Almanya'yı terk etmek için sadece bir haftanız vardır. Mesela Dublin Yönetmeliğine göre, iltica davanızdan başka bir AB ülkesi sorumluysa, iltica başvurunuz “kabul edilemez” açıklamasıyla reddedilebilir. BAMF, iltica hikâyenizde önemli bir çelişki görürse ya da iltica etme sebebinizin tamamen ekonomik nedenlere dayandığını düşünürse, iltica başvurunuzu “temelsiz olduğu açık olan" açıklamasına dayanarak reddedilebilir. BAMF'dan aldığınız bildiriye bakarak bu iltica reddine itiraz etmek için ne kadar süreniz olduğunu öğrenebilirsiniz. Bu süre, bildiriyi aldığınız tarihten itibaren başlar.
Almanya'yı belirlenen süre içerisinde “kendi isteğinizle” terk etmemeniz ve başka herhangi bir harekette bulunmamanız durumunda, polis duruma müdahale edebilir ve zorla ülkenize veya sizi kabul eden üçüncü bir ülkeye veya bağlantınız olan başka bir ülkeye (önceden yaşadığınız bir ülke) geri gönderilebilirsiniz. Bu süreç, sınır dışı edilme (Abschiebung) veya ülkesine geri gönderilme (Rückführung) olarak bilinir.
Sınır dışı edilme, İkamet Yasasının 58. maddesinde belirtilmiştir. Sınır dışı edilme, yalnızca kişinin geri gönderilmesinin fiilen mümkün olduğu ve yasalarca yasaklanmadığı durumlarda gerçekleşebilir. Bu nedenle, sınır dışı edilmeden önce, olası tüm engeller (yasal veya pratik) incelenmek zorundadır. Her bir sınır dışı edilme durumundan ilgili yabancılar dairesi sorumludur. Eğer sınır dışı edilmenize kanunen izin verilmiyorsa ya da sınır dışı edilmeniz pratik nedenlerle mümkün değilse, Yabancılar Dairesi size Müsamaha Belgesi (Duldung) ya da oturum izni verebilir. Bu konuda daha ayrıntılı bilgi için "İlticam Reddedildi" ve “Duldung” bölümlerine bakabilirsiniz.
İltica başvurunuzun reddine karşı dava açma hakkınız vardır. Bunun için belirlenmiş kesin süreler vardır. Daha fazla bilgiyi “İlticam Reddedildi” bölümünde bulabilirsiniz.
Sınır dışı edilme sürecinin koordine edilmesinden Yabancılar Dairesi sorumludur. Öncelikle bir sınır dışı engeli olup olmadığını inceler, yani sınır dışı edilmenizi imkânsız kılacak nedenler bulunup bulunmadığını kontrol ederler. Sınır dışı edilmenize engel teşkil eden bir durum yoksa, Yabancılar Dairesi sınır dışı edileceğiniz tarihi tayin eder.
Ancak kesin tarih, genellikle sınır dışı edilmek üzere olan kişiye bildirilmez. Sınır dışı edilmeler genellikle gece vakti gerçekleşir. Eyalet polisi, sizi yaşadığınız daireden veya konaklama merkezinden alır. 01 Ağustos 2024’ten itibaren yürürlüğe giren yeni düzenlemeyle birlikte, sınır dışı edilmesi gereken bir kişi aranıyorsa, toplu konaklama yerlerinde başka kişilere ait odalara da girilebilmesine izin verilmektedir. Polis sizi bulduğunda havaalanına götürür ve orada sizi Federal Polise teslim eder. Federal Polis, sizi uçağa götürür ve Almanya dışına çıkmanız sürecinde size eşlik eder. İlke olarak, sınır dışı edilmeler, normal yolcu seferlerinde gerçekleşir. Ancak bazen özellikle sınır dışı edilenler için özel uçuşlar gerçekleştirilir.
Eğer Yabancılar Dairesi, sınır dışı edilmeyi engellemeye çalışacağınızdan şüpheleniyorsa, örneğin saklanacağınızı düşünüyorsa, sınır dışı edilmenizden (Ausreisegewahrsam) birkaç gün önce sizi gözaltına alabilir veya sizi sınır dışı edilinceye (Abschiebungshaft) kadar kalacağınız bir gözaltı merkezine yerleştirebilir.
Eğer Almanya’dan ayrılmak zorundaysanız ve sınır dışı edilmeniz mümkünse ve yabancılar dairesi sizin sınır dışını engellemek istediğinize inanıyorsa, gözaltı merkezine (Abschiebungshaft) alınabilirsiniz. Gözaltı merkezine alınmadan önce bir mahkeme sizi dinlemeli ve yabancılar dairesinin başvurusuna karar vermelidir. Mahkemenin kararına itiraz etme hakkınız vardır.
Geri gönderme merkezine alınabilmeniz için bazı şartların yerine gelmesi gerekir:
- Almanya’da kalma hakkınız sona ermiş olmalı. Bu, Almanya’ya izinsiz girdiyseniz VE oturum izniniz yoksa, oturum izniniz bitmişse veya oturum izni başvurunuz kesin olarak reddedilmişse geçerlidir. Daha fazla bilgiyi “Sınır dışı edilme ihtimalim var mı?” başlığı altında bulabilirsiniz.
- Size verilen ayrılma süresi dolmuş olmalı.
- Sınır dışınızı engellemeye çalıştığınıza dair somut işaretler bulunmalı.
27 Şubat 2024’te yürürlüğe giren “Geri Gönderme İyileştirme Yasası” (Rückführungsverbesserungsgesetz) ile yeni kurallar geçerlidir. Geri gönderme merkezinde kalma süresi artık altı aya kadar çıkabiliyor (önceden üç aydı). Ayrıca gözaltına alınma nedenleri de artırıldı. Örneğin:
- Her durumda bir iltica başvurusu sizi otomatik olarak sınır dışı edilme durumundan korumayabilir ve bazı koşullarda gözaltı merkezine alınabilirsiniz.
- Eğer giriş yasağınız olmasına rağmen Almanya’ya dönerseniz. Örneğin, olumsuz bir iltica kararından sonra size giriş yasağı verilmişse ve sınır dışı edildikten sonra yeniden giriş yaparsanız, bu yeni düzenlemeye gözaltı merkezine alınabilirsiniz.
- Eğer güvenlik açısından tehlike olarak sınıflandırılırsanız.
Önemli: Gözaltı merkezine sadece gerçekten altı ay içinde sınır dışı işleminiz yapılabilecekse karar verilebilir.
Pro Asyl’den ve diğer danışma merkezlerinden destek ve danışmanlık alabilirsiniz. Bu konuda daha fazla bilgiyi “Sınır dışı edilirken ne yapabilirim?” başlığı altında bulabilirsiniz.
İlke olarak, sınır dışı edilmeden önce altı aya kadar gözaltında tutulabilirsiniz. Sınır dışı edilme durumunuzu önlemeye çalışırsanız, bu gözaltı süresi 12 ay daha uzatılabilir. Ancak, reşit olmayan çocuklar ve reşit olmayan çocukları olan aileler sadece istisnai durumlarda ve sınır dışı edilmeden önce kısa bir süre için gözaltına alınabilirler. Bir aile olarak, gözaltı süresi boyunca birlikte kalma hakkınız vardır.
Böyle bir gözaltı, sıradan bir hapishaneden ziyade özel sınır dışı öncesi gözaltı merkezlerinde gerçekleşir. Bir cezaevine yerleştirildiğiniz takdirde, diğer mahkumlardan ayrı bir yerde tutulmanız gerekir.
Gözaltı sırasında, ziyaretçi kabul ve telefonunuzu kullanma hakkına sahipsiniz. Ayrıca istediğiniz zaman avukatınızla görüşme ve cezaevi vaiziyle iletişim kurma hakkına sahipsiniz. Cezaevi vaiziyle, kaygılarınız ve sorunlarınız hakkında konuşabilirsiniz. Hapishane vaizleri genellikle Protestan veya Katolik rahiplerden oluşsa da onlardan yardım istemek için Hıristiyan olmak zorunda değilsinizdir.
Lütfen unutmayın: Gözaltı koşulları oluştuğu (Abschiebungshaft) ve Yabancılar Dairesi sınır dışı edilmenize engel olmaya çalışacağınızdan şüphelendiği takdirde, mahkeme kararı olmadan da polis sizi geçici olarak tutuklama hakkına sahiptir. Bu gibi durumlarda, mahkeme 48 saat içinde bilgilendirilecek ve daha sonra sizin sınır dışı edilme öncesi gözaltında kalmanız gerekip gerekmediğine karar verecektir.
Ausreisegewahrsam (Sınır dışı nezareti):
Eğer sınır dışı edilme tarihiniz zaten belirlenmişse ve Yabancılar Dairesi gerekli hazırlıkları (belgeleriniz, uçuşunuz vb.) başarıyla tamamladıysa, polis sizi gözaltına alabilir (Ausreisegewahrsam).
"Ausreisegewahrsam", yani sınır dışı nezareti, sınır dışı edilme tarihine kadar, bir havalimanının transit alanında veya özel bir konaklama merkezinde (sınır dışı öncesi gözaltı merkezi, iade merkezi) tutulacağınız anlamına gelir. Buradaki amaç, örneğin kaçıp saklanarak, sınır dışı edilmeyi engelleyemeyeceğinizden emin olmaktır. Bu gibi durumlarda, yetkililerin mahkeme kararına gerek kalmadan, 28 güne kadar sizi gözaltına alma hakları vardır. Geçici olarak gözaltına alınmanız için hâkim kararı gerekmez. Ancak gözaltına alındıktan sonra derhal bir hâkimin önüne çıkarılmanız gerekir.
Sınır dışı nezaretine (Ausreisegewahrsam) alınabilmeniz için şu şartların yerine gelmesi gerekir:
- Gönüllü dönüş için son tarihin geçmiş olması gerekir.
- Sınır dışı edilmenizi önlemek istediğinize dair somut kanıtlar olmalı. Örneğin, kimliğiniz hakkında yanlış bilgi vermiş olmanız bir kanıt olarak sayılabilir.
- VE: Sınır dışı edilmeniz 28 gün içinde gerçekleştirilebiliyor olmalı.
Mitwirkungshaft (İş Birliği Nedeniyle Gözaltı):
Yabancılar Dairesinin sizin için elçilikte veya Sağlık Dairesinde (Amtsarzt) aldığı randevuya gitmemeniz durumunda, yetkili makamlarla iş birliği içinde olduğunuzdan emin olmak adına 14 günlüğüne gözaltında tutulabilirsiniz. Bu duruma “Mitwirkungshaft” denir. Bunun anlamı, randevularınıza gitmeniz amacıyla belli mekânda tutulacağınızdır.
Unutmayın: Eğer sınır dışı edilmeden önce gözaltına alınırsanız (Ausreisegewahrsam) veya randevularınıza gittiğinizden emin olmak için gözaltında tutulursanız (Mitwirkungshaft), avukatınızla, bir yardım kuruluşuyla, sınır dışı gözlemcisiyle (Abschiebungsbeobachter) ve ailenizle iletişim kurma hakkına sahipsinizdir. Konuyla ilgili faydalı adreslerine ve iletişim bilgilerine ulaşmak için "Sınır dışı edilmem durumunda ne yapabilirim?" başlığına bakabilirsiniz.
İlke olarak, kendi ülkenize gönderilirsiniz. Bununla birlikte, eğer üçüncü biri ülke sizi almayı kabul ediyorsa ve burada bağlantılarınız (örneğin, söz konusu ülkede uzun süre yaşadıysanız veya aileniz oradaysa) varsa, bu ülkeye gönderilmenize de izin verilir.
Dublin Yönetmeliği kapsamında başka bir ülkeye transfer ediliyorsanız, menşe ülkenize değil, sığınma başvurunuzdan sorumlu olan AB ülkesine (veya Norveç, Lihtenştayn, İzlanda ya da İsviçre’ye) gönderilirsiniz. Dublin Yönetmeliği hakkında daha fazla bilgi almak için "Dublin Prosedürü" bölümüne bakabilirsiniz.
Duldung, oturum izni değildir; sadece sınır dışı edilmenizin geçici olarak durdurulmasıdır. Yani hâlâ ülkeyi terk etmeniz gerekir ve her an sınır dışı edilebilirsiniz. Daha fazla bilgi için “Duldung” bölümüne bakabilirsiniz.
Eğer sınır dışı edilirseniz, İkamet Yasası’nın 11. maddesine göre size resmi giriş ve ikamet yasağı verilecektir. Böyle bir yasağa yeniden giriş yasağı (Wiedereinreisesperre) da denir.
Yasak sınır dışı edilmenizle başlar ve genellikle 5 yıl geçerlidir. Ancak, bir suçtan mahkûm edildiyseniz veya Almanya'daki kamu düzeni ve güvenliğine ciddi bir tehdit oluşturduğunuz düşünülüyorsa, bu süre 10 yıla kadar uzatılabilir. Süre, çok ağır suçlar işleyen kişiler için 20 yıldır; örneğin savaş suçları veya insanlığa karşı suçlar bu kapsama girer. Bu süre, aynı zamanda terör tehdidi veya Almanya’nın güvenliği için tehlike söz konusu olduğunda da geçerlidir.
Yeniden giriş yasağı sadece Almanya'yı değil, tüm Schengen ülkelerini kapsar. Güncel Schengen ülkelerini öğrenmek için auswaertiges-amt.de sayfasına bakabilirsiniz. Yasağa rağmen Schengen eyaletlerinden birine gitmeye çalışırsanız, girişiniz reddedilecektir. Buna ek olarak, pasaportunuza “sınır dışı edildi” (Abgeschoben) ibaresi basılır.
Lütfen unutmayın: Giriş ve oturum yasağınızın süresiz olarak konulması mümkündür; ancak bu hukuka aykırıdır. Böyle bir durumda bir avukattan danışmanlık almanız gerekir. Avukatları örneğin Pro Asyl veya diğer danışma merkezleri aracılığıyla bulabilirsiniz. Ayrıca Life Initiative sayfasına girerek avukat arama yöntemleri hakkında bilgi alabilirsiniz.
- Sınır dışı edilme durumunda mutlaka bir avukatı aramanız ve bir danışma merkezi veya kurumu bilgilendirmeniz gerekir. Life Initiative sayfasında avukat arama yöntemlerini öğrenebilirsiniz. Yakınınızdaki danışma merkezlerini Pro Asyl sitesinde bulabilirsiniz. Ayrıca Pro Asyl, e-posta yoluyla bireysel danışmanlığı hem İngilizce hem Almanca olarak sunmaktadır. Bulunduğunuz eyaletteki Mülteci Konseyi’ni (Flüchtlingsrat) de arayabilirsiniz.
- Sınır dışı edilmenin geçici olarak durdurulması için İdare Mahkemesi’ne acil temyiz başvurusu (Eilantrag)yapma hakkınız vardır. Bu süreçte komşularınızdan veya kaldığınız yerin personelinden de yardım isteyebilirsiniz. Konaklama merkezindeki bir komşunuzun ya da oradaki personelin size yardımcı olması için, bu kişiye vekaletname vermeniz gerekir. Vekaletnamesi olan kişi daha sonra bir avukat tutabilir ve idari makama acilen temyiz başvurusunda (Eilantrag) bulunabilir.
Ayrıca sınır dışı gözlemcisi de bilgilendirilebilir ve yardım istenebilir. Frankfurt, Düsseldorf, Berlin, Hamburg ve Halle/Leipzig’deki havaalanlarında sınır dışı gözlemcileri bulunmaktadır. Onlar sizi avukatlarla iletişime geçirebilirler. Sınır dışı edilmeden kısa bir süre önce gözaltına alındığınız (Ausreisegewahrsam) veya sınır dışı öncesi gözaltı merkezine (Abschiebungshaft) yerleştirildiğiniz takdirde, bu gözlemciler sizin için bir avukat bularak yardımcı olurlar. Sınır dışı edilme gözlemcilerinin iletişim bilgilerini bu dosyada bulabilirsiniz.
Eğer sınır dışı işleminiz gerçekleştirilmemişse, sonrasında mutlaka bir avukat ve danışma merkezi ile iletişime geçmeniz gerekir. Durdurulmuş bir sınır dışı işleminden sonra, tekrar gözaltı merkezine alınabilir ve yeni bir sınır dışı planlanabilir.
Dikkat: Sınır dışı edilmeniz durumunda yanınızda nakit para yoksa, polis size yasal olarak bir miktar nakit para vermekle yükümlüdür.
Avukatınızdan destek ve danışmanlık alabilirsiniz. Avukat, sınır dışı edilmenizin yasal olup olmadığını kontrol edebilir. Eğer sınır dışı edilmeniz hukuka aykırıysa, Almanya’ya geri dönme hakkınız olabilir. Avukatınız yoksa, arkadaşlarınız veya bir danışma merkezi size destek olabilir.
Henüz avukatınız yoksa, Life Initiative sayfasında avukat arama yollarını öğrenebilirsiniz. Yakınınızdaki danışma merkezlerini Pro Asyl sitesinde bulabilirsiniz. Ayrıca Pro Asyl, bireysel danışmanlığı e-posta yoluyla hem İngilizce hem Almanca olarak sunmaktadır. Ayrıca önceden kaldığınız eyaletteki Mülteci Konseyi’ni (Flüchtlingsrat) de arayabilirsiniz.
Dikkat: Eğer Dublin Tüzüğü kapsamında başka bir AB ülkesine, Norveç, İzlanda, Lihtenştayn veya İsviçre’ye gönderildiyseniz, yerel danışma merkezlerinden destek almak faydalı olabilir. Ecre.org birçok ülkedeki danışma merkezlerinin adreslerini sağlar.
Önemli
Sınır dışı edilmelerden federal eyaletler sorumludur. Kimin sınır dışı edileceğine her eyalet bağımsız olarak karar verir. Bazı eyaletlerde çok fazla sınır dışı edilme vakası olurken, bazılarında bu durum daha az sayıda gerçekleşmektedir. Diğer federal eyaletlerde gerçekleşen sınır dışı edilmelerin çokluğu, sizin de bu tehlikeyle karşı karşıya olduğunuz anlamına gelmez. Ancak olabilirsiniz de. Bu nedenle, erkenden bir yerden danışmanlık almak faydalı olacaktır.